CHP Lideri Kılıçdaroğlu ve kendi tabiri ile dostlarının son günlerde keyfi yerinde.

Döviz kurundaki yukarı seyir, tüm maliyetleri etkilerken, fiyatların yükselmesi milletimiz adına üzüntü verici olsa da, muhalefetin ümitvar olmasının başlıca sebepleri arasında yer alıyor.

Öyle ya, fiyatlar cep yaktıkça halkın Erdoğan'a olan ilgi ve muhabbeti azalacak, 2023 yolunda Erdoğan'ı iktidardan indirmenin zemini hazırlanmış olacak.

Peki muhalefet bu durumda gerçek anlamda bir alternatif olacak mı? Ekonomide hangi adımları atacak da ülkeyi refaha kavuşturacak? Bu soruların cevabını şimdilik muhalefet kendisi de veremiyor. Muhalefet liderleri ellerine mikrofon alıp kürsüye çıktıklarında, tv ekranlarında konuk olduklarında veya sosyal medya aracılığıyla paylaşım yaptıklarında çözüme yönelik açıklamalar, vaatler ortaya koymak yerine, Erdoğan aşağı, Erdoğan yukarı muhabbetinden öte geçemiyorlar. 

Son kabine toplantısının ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamaları ile dövizde sert bir iniş yaşandı. Erdoğan yönetiminin yapacağı hamleler, çizecekleri yol işe yarayacak mı elbetteki zaman gösterecek. 

Bu sert düşüş belki CHP Lideri Kılıçdaroğlu ve dostlarının ufak da olsa canını sıkmış olabilir, çünkü Erdoğan'ı indirmenin yolu olarak gördükleri bu yönteminde işe yaramayacak olması, sözüm ona bu kadar da yaklaşılmışken muhalefet açısından büyük hezeyan olur. 

Tüm bu ekonomik göstergeleri bir tarafa bırakacak olursak muhalefetin canını daha da sıkacak geride koskoca bir mazi var. 

Bu öyle bir mazi ki, öyle helalleşme aldatmacalarıyla, muhafazakar kesime şirin görünme hamleleriyle pek de üstü örtülecek gibi görünmüyor. 

Bu millet Recep Tayyip Erdoğan’ı ve AK Parti hükümetini başa getirirken yalnızca ekonomiyi düzeltsinler diye seçmedi. 

Milletin teveccüh ve desteğini kazanmak, onlarca seçim boyunca birinci parti olmak Cumhurbaşkanı Erdoğan ve AK Parti hükümetinin yalnızca ekonomik hamleleri sayesinde olmadı. 

Şimdiye kadar ekonomide atılan adımlar ile halkın ekonomik özgürlük ve refaha kavuşması elbette ki bu teveccühün sebeplerinden, ancak milletin kazanımlarının yalnızca ekonomi ile tanımlanamayacağı gibi, ekonomik kayıplar da tek başına bu teveccühün ortadan kalkmasına yetmeyecek. 

Son günlerde Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı gönderme gayretleri artan ve çareyi ekonomide gören muhalefetin hesap edemediği ve yıllarca bu hesabın üstesinden gelemediği bir gerçek var. 

Hesap edilemeyen koskoca bir mazi, koskoca bir gerçek var. 

Devamına sonraki yazımda değineceğim. 

Bayram Polat / Medya Ankara Genel Yayın Yönetmeni