Türkiye birçok ilde eş zamanlı olarak başlayan orman yangınları ile belki de tarihinin en büyük orman yangınlarıyla karşı karşıya kaldı. 28 Temmuz 2021 tarihinde Antalya’nın Manavgat ilçesinde başlayan ve sonrasında en az 30 farklı ilde çıkan yangınların çoğu kontrol altına alınırken, yangın bazı noktalarda hala devam ediyor. 132 yangının 125’inin kontrol altına alındığı açıklanırken, hayatını kaybedenlerin sayısı 8’e yükseldi. Binlerce evcil ve yabani hayvan telef olurken, tarım arazileri ve bazı yerleşim yerleri de büyük maddi hasarlara maruz kaldı. Bazı yerleşim yerlerinde de binlerce vatandaşımız tahliye edildi.
Böylesine ağır bir tablo karşısında devletimiz ve necip Türk milletimiz bir taraftan yek vücut halde seferber olmuş, yangınlarla maddi ve manevi bütün varlığıyla mücadele ederken, bir taraftan da bu durumu fırsata çevirmeye çalışan, devleti, milleti, hükümeti zor durumda bırakmaya çalışan bir takım güruha karşı da dirayet sergilemeye devam ediyor.
Geçtiğimiz haftalarda Türkiye Cumhuriyeti devletine iltica etmiş, mülteci kardeşlerimiz üzerinden oynanmaya çalışılan oyun, devamında yerini Konya’da bir aileden 7 kişinin katledildiği vahşi cinayetin ırkçılık bağlamına çekilmeye çalışılmasıyla devam etti. Şimdi de Türkiye’nin birçok noktasında hemen hemen eş zamanlı olarak başlayan veya başlatılan yangınlarla devleti zarara uğratmak isteyen, millete diz çöktürmek için bu güne kadar türlü desiseler planlayan zevatı yine aynı noktada birleştirdi.
Düşman okları her seferinde birçok farklı noktadan tek bir adresi hedef alıyor, o da devletimizin kudreti, birlik ve bütünlüğü ve milletimizin kardeşliğidir.
Bu necip millete, bu aziz devlete diz çöktürmek, kardeşi kardeşe düşürmek için gerçekleştirilen her türlü desiseye, yine feraset ve sağduyu sahibi milletimiz en güzel cevabı birlik ve beraberlikle devletinin yanında durarak vermektedir.
Yangınlarla mücadele için Türkiye’nin dört bir tarafından hem devlet kurumlarımız, hem de vatandaşlarımız tüm imkanlarıyla gerek yangın bölgelerine gelerek, gerekse yardımlar ulaştırarak bir kez daha millet olma bilincinin gereğini yerine getirmeye devam ediyor.
Devlet yetkililerinden uluslararası yardım ve destek konusunda henüz bir gereklilik atfeden açıklama yapılmazken sosyal medya mecraları üzerinden kimileri tarafından devleti aciz göstermek için yardım çağrıları yapılıyor, kimileri tarafından da “güçlü Türkiye” başlığıyla devletimin yanındayım mesajları veriliyor.
Bana soracak olursanız ben ülkemle, milletimle, devletimle, şehit kanlarıyla sulanan şanlı bayrağımızla gurur duyuyorum. Yaralar en kısa sürede el birliğiyle sarılacaktır, inşallah. Hayatını kaybeden vatandaşlarımıza yüce Allah’tan rahmet, yaralılarımıza acil şifalar diliyorum.
Hainlerin hakkı da en güzel şekilde verilecektir muhakkak…
Bayram Polat